Sigma YMM

19 Ekim 2011

SİRKÜLER NO: 2011/ 086 – VUK

 

Konu: Faktoring şirketlerince faktoring anapara alacakları için ayrılan karşılıkların kurum kazancının tespitinde indirim konusu yapılamayacağı ve iskontolu işlemlerdeki peşin olarak elde edilen faizlerin elde edildikleri dönemin geliri olduğu yönündeki Maliye Bakanlığı görüşü

12.09.2011 tarihli ve B.07.1.GİB.0.06.29-[323]-248 sayılı Maliye Bakanlığı tarafından verilen muktezada, faktoring şirketlerince faktoring anapara alacakları için ayrılan karşılıkların kurum kazancının tespitinde indirim konusu yapılamayacağı ve iskontolu işlemlerdeki peşin olarak elde edilen faizlerin elde edildikleri dönemin geliri olduğu yönünde aşağıdaki açıklamalara yer verilmiştir. Bahsedilen mukteza sirkülerimiz ekinde yer almaktadır.

Muktezada Vergi Usul Kanunu’nun “Şüpheli Alacaklar” ile ilgili 323 üncü maddesine yer verilerek “.. şüpheli alacak ayrılmak istenen tahsil edilmeyen alacağın öncelikle hasılat hesaplarına girmiş olması gerekmektedir. Bu durumda işletmenin sonuç hesaplarını etkilemeyen, yani daha önce karın teşekkülünü etkilememiş bir alacağın karşılık ayrılarak zarar yazılması mümkün değildir.

Yukarıda yapılan açıklamalara göre, hasılat kaydedlmeyen alacaklara şüpheli alacak karşılığı ayrılması mümkün bulunmadığından, faktoring şirketlerinin hasılat kaydetmedikleri alacakları için şüpheli alacak karşılığı ayrılması mümkün değildir.”

açıklamalarına yer verilmiştir. Bu açıklamalar faktoring anapara alacakları için karşılık ayrılabileceği yönünde verilmiş olan yargı kararları ile çelişmektedir.

Öte yandan muktezada, ticari kazancın tespitinde geçerli olan “tahakkuk esası” ilkesi gereği gelir ve giderin miktar ve mahiyet itibariyle kesinleşmiş olması, yani geliri veya gideri doğuran işlemin hukuken tekemmül etmesinin yanı sıra işlemden kaynaklanan alacağın veya borcun belirlenmiş olması gerektiği ve buna bağlı olarak, vergi kanunlarında özel bir düzenleme bulunmadığı sürece, gelir veya giderin mahiyet ve tutar itibariyle tahakkuk ettiği dönem kazancının tespitinde dikkate alınması gerektiği; faktoring şirketlerinin, emtia satışından farklı olmayan alacağı satın almak ve bunu tahsil etmek faaliyetleri sebebiyle elde ettikleri faiz gelirlerinin bir borç veya alacak mahiyetinde olmadığı, dolayısıyla söz konusu faaliyetlere dayalı olarak elde edilen faiz gelirlerinin tahakkuk ettiği tarihte gelirlere intikal ettirilmesi gerektiği ve bu gelirlerin reeskont işlemine tabi tutulmasının mümkün olmadığı ifade edilmiştir.

Muktezada yer verilen açıklamalardan görüldüğü üzere, Maliye Bakanlığı kurumlar vergisine konu kurum kazancının tespiti bakımından, iskontolu işlemlerde peşin olarak elde edilen faiz gelirlerinin elde edildikleri dönemin kurum kazancına dahil edilmeleri gerektiği, bir diğer deyişle peşin olarak elde edilen söz konusu faiz gelirlerinin reeskont edilmek suretiyle ileriki dönemlere isabet eden kısımlarının söz konusu dönemlerin kurum kazancına dahil edilmesinin mümkün olmadığı yönündeki görüşünü yinelemiş bulunmaktadır.

Yer verilen konularda ek bilgi istenildiğinde lütfen bizimle temasa geçiniz.

Saygılarımızla,

SİGMA

YEMİNLİ MALİ MÜŞAVİRLİK A.Ş.